18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü Programı Saray Selçuklu Kongre ve Kültür Merkezinde Kocalar Anadolu İ.H.L´nin hazırladığı program ile gerçekleştirildi.İstiklal Marşı´nı şehitler için okunan Kur´an-Kerim tilaveti takip etti.İlçe Milli Eğitim Müdürümüz yaptığı konuşmada:

      "Bugün Çanakkale Deniz Zaferimizin 102. yıldönümünü hep birlikte idrak ediyoruz.Bundan 102 yıl önce Çanakkale’de yazılan destanı, o destanın tüm kahramanlarını bir kez daha hürmetle, minnetle yad ediyorum.Çanakkale, bin yıllık tarihimizin her anına damga vuran istiklal ve istikbalimiz konusundaki kararlılığımızın, iman gücümüzün, çok büyük fedakarlıklarla bir kez daha teyit edildiği yerdir.Azmin ve imanın teknolojiye galebe çaldığı, tarihte eşine çok az rastlanan bu büyük destan, namusu bildiği vatanının ve milletinin bekası için gözlerini kırpmadan canlarını vermeyi göze alan yüz binlerce kahramanın eseridir.Mehmet Akif Ersoy, Çanakkale’de savaşan kahramanları Bedr’in aslanlarıyla mukayese etmiş, mezar taşı olarak başlarına Kabe’yi layık görmüştür.“Bir gül bahçesine girercesine” toprağa düşen kınalı kuzular, dünyayı kendilerine hayran bırakan mücadeleleriyle, “Çanakkale Geçilmez” sözünü, daha doğrusu bu sözün gerisindeki iman,inanç ve kararlılığı, tarihe kanlarıyla kazımışlardır.

        Aynı zamanda Çanakkale Zaferi, binlerce yıllık şanlı tarihe sahip milletimizin, son 2 asırdır yaşadığı hüsrandan  silkinişinin, adeta kendi küllerinden yeniden dirilişinin sembolüdür.Milletimizin en seçkin, en yetişmiş, en verimli nesillerini feda etme pahasına Çanakkale’de fitilini tutuşturduğu ateş,kendimizde Kurtuluş Savaşını verecek gücü bulmamız ve yeni Türkiye Cumhuriyeti devletimizi kurmamızla sonuçlanmıştır.Geçmişimizden aldığımız her dersin, geleceğimizi aydınlatan bir ışık olduğunu unutmamalıyız.Çanakkale bizim için, 102 yıl sonra da çok güçlü bir şekilde önümüzü aydınlatan derslerle doludur.Çanakkale Zaferi’ni bilmeyenler bu savaşın nerede, hangi şartlarda, hangi fedakârlıkla yapıldığını anlamayanlar bugün yaşadıklarımızın manasını da kavrayamazlar maalesef.

       15 Temmuz gecesi bu millet, darbe girişimcileriyle birlikte kendisine düşmanlık eden dahili ve harici tüm soysuzlara gereken dersi bir daha vererek asaletini göstermiştir. 15 Temmuz’da şanlı tarihimizin hiçbir döneminde rastlanmayacak bir şekilde aklını,fikrini,ruhunu ve bütün değerlerini bir takım ihanet şebekelerine tutsak eden zavallıların,hainlerin ve alçakların ortaya çıktığını esefle gördük.Çanakkale’de  ve 15 Temmuz’da tarihe gömülmek istendiği için şaşkınlık içinde olan bir millet bu iki büyük sınavda da yeni bir dirilişin, yeni bir şahlanışın destanını yazmıştır. Milletimiz tarafından tüm dünyaya verilen mesaj,  tüm savaş yöntemlerinin denizde, karada, havada en üst düzeyde kullanılsa bile , asıl gücün teknoloji değil, iman gücü olduğunu dünyaya bir kez daha göstermiştir.Yahya Kemal ne güzel söylemiş: “Şu kopan fırtına Türk ordusudur Yârabbi! / Senin uğrunda ölen ordu budur Yârabbi! / Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın, / Galib et, çünkü bu son ordusudur İslâm´ın!”

        İşte dün Çanakkale’de ecdadımız,bugünse 15 Temmuz’da Ankara,İstanbul ve ülkemin dört bir yanında Müslüman Türk milleti aynı destanı yazmıştır.Bugün de içeride ve dışarıda milletimizi köşeye sıkıştırmak için her türlü oyunu oynayanları aynı akıbet bekliyor. Dün ‘Çanakkale geçilmez’ diyerek üzerimizde oynanan oyunları bozmuş ‘Ya istiklal, ya ölüm’ diyerek kararlılığımızı ortaya koymuştuk, bugün de yeni Türkiye’yi işte bu sütunlar üzerine inşa edecek, yükseltecek, 21. yüzyılın büyük ve güçlü ülkesi haline getireceğiz. Bölgemiz bugün tarihi bir yol ayrımında, bu önemli süreçte gözler bir kez daha Türkiye’ye yönelmiş, ümitler bir kez daha Türkiye’ye bağlanmıştır.

       Ben bu düşüncelerle bir kez daha 18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 102. yıldönümünde bu toprakları bize vatan kılan ecdadımızı rahmetle, minnetle yâd ediyorum.Konuşmama merhum İstiklal Marşı şairimizin şu mısralarıyla son veriyorum:

“Bir zamanlar biz de millet,hem ne milletmişiz

Gelmişiz dünyaya milliyet nedir öğretmişiz.”

Kocalar Anadolu İ.H.L öğretmen ve öğrencilerinin hazırladığı tiyatroyu izleyen Saray Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Mehter Takımının ardından gerçekleştirilen toplu fotoğraf çekimiyle program sona erdi.